İnce bir koridor ve her yer oda. Tüm kapılar kapalı. Soğuk üşüyorum.

Hangi kapıya elimi uzatsam kilitli. Ne kadar zorlasam da açamıyorum.




“Maşuka! Ey sevgili korkma!” diyen tatlı bir ses duyuyorum sonra.

Hızlı adımlarla geri geri yürümeye başlıyorum ve işte yine buradayım.

Beynimin içinde nöronların arasında dolaşıyorum.

Nöronlarım konuşuyorlar kendi aralarında.

“Bugün beni seçecek eminim, hem uzun zamandır hep beni seçiyor. Bu düşüncesini alışkanlığa dönüştürdü şimdiden.”

“Nerden biliyorsun beni seçmeyeceğini. Ben yeni bir düşünceyim senden daha olumluyum hem de. Belki bugün beni seçer. “

“Seçmez! Beni tek gerçeği sanıyor başka seçeneği olduğunu unuttu şimdiden. Ben ve yandaki arkadaşlarım aramızda bir yol oluşturduk, hep o yolu kullanıyor.”

“Yine de bekleyeceğim bir gün beni seçecek, beni ve diğer yeni alternatifleri.”

“İnsanların alışkanlıklarına ne kadar bağlı olduğunu unutuyorsun, düşünceler alışkanlıkları doğurur. Sonra da bunu yaşamak kolay gelir onlara.” dedi kendinden emin nöron.

Bu sohbeti yaparlarken çok hızlı hareket ediyorlar, ben ne düşünürsem ne hissedersem ona göre şekil alıp biçim değiştiriyorlardı.

Çok ilginçti beynimin içinde olmak. Onları ben yönetiyormuşum gibi görünüyordu ama ben kontrolü elimde tutamadığım için onlar beni yönetiyorlardı aslında.

Her bir düşüncem, duygum, hareketim tüm vücuduma yayılıyor, nöronlarımın iletileri sayesinde hayat buluyor, şekil alıyorlardı. Ve ben bunun adına hayat diyordum.

Arada bir farklı bir hareket ya da ivme de olmuyor değildi. Sanırım daha çok yeni, olumlu bir şeyler denemeye başladığımda oluyordu bu ama kısa bir süre sonra bu kıvılcım da sönüyordu.3-5 eski yol hareketlerine tüm rutinlikleriyle devam ediyorlardı.

Tüm bunlar ne kadar sürüyordu pek emin değildim ama bana sonsuz gibi geliyordu.

Sonra bir anda bir şey oluyor ve yine uzun ince koridorda buluyordum kendimi. Koridor soğuk kapılar kapalı oluyordu. Uzaklardan bir kapı gıcırtısı duyuyordum ve hemen o yöne koşmaya başlıyordum.

 Belki bir kapıdan içeri girersem bu döngüden kurtulurum diye düşünüyordum. Kapı koluna son anda yetişiyordum ve tüm gücümle itiyordum açılsın da içeri gireyim diye ama yine de başaramıyordum.

İşte her gece ama her gece gördüğüm rüyam buydu. Yatağımda ter içinde uyanıyor ve sıkışmışlık duygusunu uzun süre üzerimden atamıyordum.

Sonra bir gün bir şey oldu yani bir gece uykumda, düşümde uzaklardan bir yol el salladı sanki bana. Bir ışık, bir kıvılcım yandı bir anlığına. Faydalı bir düşünce orada öylece durmuş kullanılmayı, fark edilmeyi bekliyordu. Sanki onu görürsem ve o düşünceyi benimsersem bazı şeyleri değiştirebilecektim.

Ben de gittim oraya, o kapıya, o düşünceye, o portala… adına ne derseniz deyin gittim hem de koşarcasına.



Birden ayağım kaydı ve bir kuyudan içeri düştüm Alice’in harikalar diyarına düşmesi gibi. Ne olacağını ya da ne yaşayacağımı düşünmedim, sadece farklı bir yol farklı bir düşünce seçtim. Ve her günüm aynı değildi artık çünkü ben aynı değildim.

Uyanırken bir ses duydum; “ Başardın Maşuka başardın…”

 

 

 

26 Yorumlar

  1. acilen bir portal bulmam gerekiyor benim de

    YanıtlaSil
  2. Beni tek gerçeği sanıyor başka seçeneği olduğunu unuttu şimdiden.Alternatifleri unuttum..Bir mucize bekliyorum,gelmeyecek olmasına rağmen. Beklemedeyim.Bir hareket bir momentum lazım bana...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet can dost, haklısın beklemedeyiz çoğumuz...Bir hareket hepimize lazım sanırım...

      Sil
  3. Çok güzeeeellldiiii. Sanki yeni birkitabın başlangıcı gibi geldi. Harika bir benzetimle ne çok şey anlatmışsın öyle Sevilciğim. Yüreğine sağlık :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Canımmm çok teşekkürler beğenmene çok sevindim...Bir kitabın başlangıcı olur mu ya da devamı gelir mi bilmiyorum bakalım :)

      Sil
  4. Tek kelimeyle bayıldımmmm:))) Kalemine sağlık canım:))) Sanki devamı gelecek gibi de hissettim, keyifle okudum:) Devamını da yazsan çok güzel olur, özlemişim yazılarını okumayı:)))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ay canım beğenmene çok sevindim :) Devamı gelir mi bilmiyorum ki bakalım canım, teşekkür ederim...

      Sil
  5. İlginç bir öykü. Devam edecek hissi verdi okurken 🙂

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Deryacım teşekkür ederim canım :) Devamının olup olmayacağını zaman gösterecek sanırım...

      Sil
  6. Sizi can-ı gönülden tebrik ediyorum Sevil Hanım. Üst seviyede ilgimi çeken bu öykünün umarım devamı gelir. Beyninize, kaleminize sağlık olsun.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim Nazlı Hanım beğenmenize ve ilginizi çekmesine çok sevindim...Valla devamından emin değildim ama buradaki yorumlardan sonra belki de devamı gelir :)

      Sil
  7. Farklı bir yol, farklı bir alternatif. Bizi de geliştiren bu değil mi? Sen farklı bir yol bulmuşsun. Darısı başımıza.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kesinlikle haklısın bizi geliştiren de bu...İnşallah bulmuşumdur darısı sana:)

      Sil
  8. Klasik Rus yazarlarının roman girizgahına benzer bir karşılama dikkat çekiciydi. Anlatımı zor bir konunun teferruatlı, sıkmadan, keyifle işlenip okura iletimini çok başarılı buldum. İçinde bulunduğumuz sıkıntılı günlerin hatrına; uyandığımızda duymayı arzu ettiğimiz "BAŞARDINIZ EY GÜZEL HALKIM BAŞARDINIZ" sözünü duymak.. Kimbilir? Ellerinize sağlık çokça beğendim. Kalın sağlıcakla 👋

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Taner Bey bu güzel yorumunuz beni çok mutlu etti sağ olun...Rus Edebiyatı roman girizgahına benzetilmekte ayrıca çok güzel, çok teşekkürler.
      Evet umarım dediğiniz gibi olur, siz de kalın sağlıcakla :)

      Sil
  9. Ne kadar heyecan verici bir öykü. Gerçekten merakla okudum. Kaleminize sağlık. Devamını bekliyor olacağım :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim beğenmenize çok sevindim :) Devamı da gelir inşallah :)

      Sil
  10. ah ah bizim ülkeden çıkmak için olsa böyle bir kapı :)

    YanıtlaSil
  11. Sevilcim ben gözden kaçırmışım bunu. Kusura bakma geç farkettim ama ne derler geç olsun, güç olmasın:))) hikayen diğer hikayelerin gibi kısa ama çok güzel. (Kısa hikaye yazmanın roman yazmaktan daha zor olduğunda tüm edebiyatçılar hem fikir) yani zoru başarmışsın yine. Eline sağlık.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Olsun Ablacım ne demek :)) çok teşekkür ederim beğenmene çok sevindim:))
      Kısa yazmayı seviyorum çok saol:)) öpüyorum çok...

      Sil
  12. Achima Abelard23 Nisan 2023 19:24

    Na tomto blogu máte skvělý článek a já chci poděkovat panu Pedrovi, úvěrovému úředníkovi, který mi poskytl půjčku ve výši 600 000. Pounds poté, co jsem mu vysvětlil celý můj projekt prostřednictvím jeho soukromého e-mailu na pedroloanss@gmail.com, pak jsme mluvili o sazbě a podmínkách prostřednictvím e-mailu, protože já žiji v Aucklandu a on žije ve Spojeném království, takže po celém procesu mi bylo vyhověno půjčka s flexibilním splácením půjčky.
    Právě teď jsem tak vděčný a doporučím každému, kdo má obchodní projekt nebo potřebuje finanční službu, aby kontaktoval pana Pedra na jeho soukromý e-mail.

    Ještě jednou děkuji.

    YanıtlaSil